Fincancı, bu iddialara karşı, işkence suçunun kimden geldiği veya kime yapıldığına bakılmaksızın kabul edilemez bir insan hakları ihlali olduğunu belirtti ve hakkındaki suçlamalara yönelik hukuki süreç başlatılacağını duyurdu.
Fincancı'nın açıklamaları, işkence konusunda uluslararası hukukun temel ilkelerini yansıtıyor. İşkence, uluslararası hukukta "mutlak yasak" kapsamında değerlendirilen ve hiçbir koşulda meşrulaştırılamayacak bir suçtur. Fincancı'nın vurguladığı gibi, işkenceye maruz bırakılan kişinin kimliği, işlediği iddia edilen suçlar veya siyasi görüşleri, işkenceyi meşru veya kabul edilebilir kılmaz. İnsan hakları savunucuları, işkenceyi raporlama ve kınama konusunda önemli bir rol oynarlar ve bu, mağdurların kimliğinden bağımsız olarak, evrensel insan haklarının korunması ve savunulması adına yapılır.
Belgeselde yer alan iddiaların ortaya çıkması ve Fincancı'nın bu iddialara yanıtı, işkenceyle mücadelede hukukun üstünlüğünün ve insan haklarının evrenselliğinin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor. Fincancı'nın bu konudaki duruşu, işkenceye sıfır tolerans gösterilmesi gerektiğini ve bu tür iddiaların ciddiyetle ele alınması gerektiğini vurguluyor.
Şebnem Korur Fincancı kimdir?
Şebnem Korur Fincancı, Türkiye'de adli tıp alanında önemli çalışmalara imza atmış, insan hakları savunucusu bir akademisyen ve hekimdir. 1959 yılında İstanbul'un Kartal ilçesinde doğan Fincancı, 1977'de lise eğitimini tamamladıktan sonra İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi'nde tıp eğitimine başladı ve 1983 yılında buradan mezun oldu.
Mesleki kariyerine Gaziantep'te bir verem savaş dispanserinde başlayan Fincancı, ardından Konya'da zorunlu hizmetini birinci basamak tanı ve tedavi hekimi olarak tamamladı. Uzmanlık eğitimini ise 1985-1987 yılları arasında Adalet Bakanlığı Adli Tıp Kurumu'nda aldı ve burada adli tıp uzmanı olarak görev yaptı. 1990 yılında adli tıp doçenti unvanını alan Fincancı, iki yıl sonra İstanbul Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı'nda öğretim üyesi olarak göreve başladı ve burada uzun yıllar boyunca akademik ve profesyonel faaliyetlerini sürdürdü. Ocak 2019'da emekli olana kadar akademik kariyerine devam etti.
Fincancı, aynı zamanda Türk Tabipleri Birliği'nde (TTB) uzun süre başkanlık yapmıştır. İnsan hakları ve özellikle işkence mağdurlarının haklarının korunması alanında ulusal ve uluslararası düzeyde tanınan bir aktivisttir. İşkenceye karşı mücadelede bilimsel ve etik standartların geliştirilmesi, işkence iddialarının araştırılması ve mağdurların rehabilite edilmesi konularında önemli katkılar sunmuştur. Fincancı, aynı zamanda işkenceye karşı uluslararası protokoller ve standartlar konusunda da çalışmalar yapmış, bu alanda eğitimler vermiş ve yayınlar yapmıştır.
Yorumlar
Kalan Karakter: